Susturamadığımız İç Sesimiz

Susturamadığımız İç Sesimiz

Susturamadığımız İç Sesimiz – Yemeyeceğinize dair kendinize söz verdiğiniz bir şeyi yediğinizde ya da aramayacağınızı söylediğiniz o kişiyi aradığınızda size iradesiz diyen veya girdiğiniz bir sınavda, herhangi bir durumda en iyi sonucu elde edemediğinizde size başarısız, beceriksiz olduğunuzu, hiçbir zaman yeteri kadar başarılı olamayacağınızı söyleyen bir iç sesiniz var mı? Ya da kendi hayatınız için bir şeyler yaparken size bencil olduğunuzu, yakınlarınızı düşünmediğinizi söyleyen, vicdanınıza oynayan bir ses?

Bazen zorlandığımız bir durumla karşılaştığımızda cezalandırmak ya da huzurlu hissettiğimiz bir anda onu bozmak için bir ses ortaya çıkar. Bize ne kadar değersiz, yetersiz olduğumuzu, bir şeyleri hak etmediğimizi hatırlatmak için oradadır. Bunun için de sürekli bir şeyler söyler. Bazen bu sesin farkında oluruz bazen de bir sesten çok, bir inanç halini almış olur. Bu nedenle bu sesi fark etmek her zaman kolay değildir. Çünkü bizi sürekli eleştiren bu ses artık kendi sesimize karışmış, bizim sesimiz olmuştur. Peki gerçekten bu bizim sesimiz mi?

Eleştirel Ebeveyn Sesi

Çocukluk döneminde ebeveynler tarafından maruz kalınan ve sürekli tekrar eden söz ve davranışlar, çocukların kendilerini tanımlamada ve kendilerine yaklaşımlarından önemli bir yer tutar. Bu durum sadece çocukluk döneminde kalmaz, yetişkinlik döneminde de etkisini gösterir. Bu noktada ebeveynlerin tutumları oldukça önemlidir.

Besleyen, sevgi ve şefkat gösteren ebeveynler güven verir, çocuğa kendisini değerli hissettirir. Diğer taraftan cezalandıran, beğenmeyen, yapılanı hiçbir zaman yeterli görmeyen ve eleştiren bir ebeveyn yaklaşımı ebeveynlerin cümlelerine de yansır. “Daha iyisini yapmalısın.”, “Tembelsin.”, “Sorumsuzsun.”, “Aptalsın.”, “Çocuk gibi davranma.”, “Şımarma.”, “Asla başarılı olamayacaksın.”, “Boş boş oturma.”, “Senden hiçbir şey olmaz.”, “Beceriksizsin.” ve bunlar gibi birçok benzer   cümlede eleştiren ebeveyni görebiliriz.

Aynı cümleleri ne kadar sık duyarsak o cümleleri o kadar içselleştiririz. Bu sözleri içselleştirdikten  bir süre sonra bizi eleştiren ebeveynimizin sesi artık kendi sesimiz haline gelir. Böylece başkasından duymaya gerek kalmadan kendimiz kendimizi cezalandırabiliriz.  Peki bununla nasıl başa çıkabiliriz?

Eleştiren Sesimizi Nasıl Susturabiliriz?

  • Öncelikle içselleştirdiğiniz bu sesi fark etmek gerekiyor. Bunun için önceden yönetmekte ya da yaşamakta zorlandığınız bir konuyu ve bu konuyla alakalı bir olayı hatırlamaya çalışın. O anda aklınızdan neler geçiyordu? Kendinize hangi cümleleri kuruyordunuz? Ya da şu an o durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Kendinizle ilgili verdiğiniz yargılayıcı cevaplar sizin eleştirel ebeveyn sesiniz.
  • İkinci aşama olarak kendinize bunun aslında kimin sesi olduğunu sorun.
  • Size kurulan bu cümlelerle aynı fikirde olmasaydınız o sese nasıl cevap verirdiniz? Ona ne söylemek isterdiniz? Burada vereceğiniz cevaplar eleştirel ebeveyne karşı mücadelenin ilk adımı.
  • Eleştirel tarafınıza karşı farkındalık kazanmak oldukça önemli. Ancak bu, sesin bir anda yok olacağı, eleştirilerin sona ereceği anlamına gelmiyor. Fakat artık o sesin kendi sesiniz, kendi inancınız olmadığını biliyorsunuz. Bu sesi fark ettiğinizde önceden yaptığınız gibi cevap vermeye devam edin. Sağlıklı ebeveyn sesinizi güçlendirin ve kendinizi ihtiyacınız olan şefkati göstermekten alıkoymayın.

Uzm. Psk. Beliz Ereren

Psikolog / Psikoterapist