Önemli bir dersin sunumunu hazırlamak yerine hiç önemi, önceliği olmayan başka bir işe odaklanıp sunumu ertelediğiniz oldu mu? Ya da önemli bir projeyi tamamlamak yerine en sevdiğiniz diziye belki de üçüncü kez başladığınız? Yapacağınız çok kısa bir telefon konuşmasını günlerce ertelediğiniz peki? Herkes hayatında bir şeyleri ertelemiştir. Oldukça yaygın görülen bu davranış, kişinin hayatını engelleyen bir noktada değilse normal kabul edilen bir durumdur. Ancak ertelemenin süreklilik kazanması ve kişinin hayatının pek çok alanını sekteye uğratması dikkat edilmesi gereken bir durumdur.
Erteleme, duyguları yönetme sorunudur.
Erteleme davranışıyla başa çıkabilmek için öncelikle kişiyi buna iten nedenleri bulmak gerekir. Zaman yönetimi ve planlamada yaşanan sorunlar ertelemenin ilk akla gelen nedenleri arasındadır. Zamanlama ve planlamanın doğru yapılmamış olması o işin aksamasına neden olacaksa eğer erteleme seçeneklerden biri olabilir. Ancak erteleme davranışı, planlama ve zaman yönetimi sorunundan çok duyguları yönetme sorunudur. Erteleme, işin neden olduğu duygularla baş etme yöntemi olarak ortaya çıkar. Duyguları kontrol etmekte yaşanan zorluk, kişiyi o işi ertelemeye iter. Böylece o anlık yaşadığı duyguları da ertelemiş olur. Bir bakıma o anda yaşadığı korku, kaygı, endişe, stres gibi duygulardan kaçar. Ancak bir süreliğine.
Erteleme davranışı bir çözüm olarak kullanılsa da aslında sadece kısa süreli bir çözümdür. Çünkü kişi, o işi her ne kadar yapmıyor olsa, hatta hoşuna giden başka bir şey yapıyor dahi olsa ertelediği o görev aklından çıkmaz. Görev, sürekli kendisini hatırlatır ve rahatsızlık verir. Sınava çalışmanız gerekirken bunu erteleyip arkadaşlarınızla dışarı çıktığınız ya da hoşunuza giden başka bir şey yaptığınız elbet olmuştur. O zamanları düşünün. Evet, çalışmak yerine yapılan her neyse onu yapmak o an keyif verir. Ancak bu keyifle birlikte ya da sonrasında kaygı, korku veya pişmalık duyguları da gelir. Kaygı arttıkça daha çok ertelenir, erteledikçe de daha çok kaygı duyulur. Kısır bir döngü içine girilir.
Erteleme davranışını kontrol altına alabilmek için işle birlikte ertelenen o duyguların nedenlerini fark etmek önemlidir. Konuyla ilgili korkutan ya da kaygılandıran nedir? Başarısız olmak mı ya da başarılı olmak? Beğenilmemek mi, yanlış yapmak mı? Ne?
Başarısız olma korkusu ya da “Başarılı olamayacağım.” inancı güçlü bir şekilde zihinde yer etmişse o işe başlamayı olabildiğince ertelemek sıklıkla görülen bir durumdur. “Eğer o işe başlamazsak başarısız da olamayız.” Bu düşünce işi yapmayı engeller, ancak yaşanan duyguları engellemez hatta daha stresli bir hale getirir. İş için kendini yeterli hissetmeme de kişiyi ertelemeye iter. Yeterli hissetmediği için bununla birlikte gelen “Yapamayacağım.” inancı kişinin erteleyerek o işten kaçmasına neden olur. Bu aşamada kişinin kendisini yetersiz hissettiği konularla ilgili adım atması, onu yetkin hissetirecek hamleler yapması etkili olacaktır.
Tüm bunların yanında yapılan işle ilgili motivasyon eksikliği de erteleme için önemli bir nedendir. “Bunu yapacağım da ne olacak?” düşüncesi o işi yapma isteğini ortadan kaldırır. Motive olunmayan bir işi yapmak her zaman kolay olmaz. Bu nedenle eğer motivasyon eksiliği nedeniyle erteleme tercih ediliyorsa o işle ilgili motive edici şeyler yapmak bu davranışın azalmasında yardımcı olacaktır. Bazen de sadece yapılacak o işin kişiye zevk vermemesi o işi ertelemesine neden olur.
Erteleme davranışı için pek çok farklı neden olabilir. Öncelikle bu davranışı fark etmek, sonrasında davranışın nedenini görmek önemlidir. Duyguları kontrol etmekte zorlanma ve bu duygulardan kaçınma aşamasında profesyonel bir destek alınmasında fayda var.
Bu konu hakkında nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız veya uyguladığınız yöntemler işe yaramıyorsa bireysel psikoterapi hizmetlerimiz hakkında detaylı bilgiye bağlantıdan ulaşabilir, merkezimizden randevu almak için buradan bizlere erişebilirsiniz.
Uzm. Psk. Beliz Ereren
Psikolog / Psikoterapist