
Çok Çabuk Sinirleniyorum
Çok Çabuk Sinirleniyorum – Öfke de diğer bütün duygular gibi yaşaması oldukça normal ve doğal bir durumdur. Genellikle öfkeyi olumsuz bir duygu olarak yorumlayıp öfkelenmekten olabildiğince kaçınsak da aslında bu duyguyu yaşamak oldukça önemlidir. Çünkü öfkemiz bize bir şey söyler. Bize bir şeylerin yolunda gitmediğinin, bizi rahatsız eden bir durumun, ortam ya da ilişkinin içinde olduğumuzun, sınırlarımızın ihlal edildiğinin, belki haksızlığa uğradığımızın, belki de gerektiğinden daha fazla yük aldığımızın işaretini verir. Bu nedenle öfke, aslında çok değerli bir duygudur ve amacımız öfkelenmemek değil, öfkenin bize ne söylediğini anlamak olmalıdır.
Öfke ne zaman sorun olmaya başlar?
Evet, öfkemizi yok saymamalı, gerektiği yerde kendimizi ifade etmeli ve öfkemizi yaşamalıyız. Bir taraftan da bize yol göstermesi için onu anlamaya çalışmalıyız. Ancak bazı durumlarda öfke bir sorunun işareti olmaktan çıkıp başlıbaşına bir sorun haline gelebilir. Öfkemiz düşünce ve davranışlarımızı yani bizi kontrol etmeye başladığında, olur olmadık yerlerde ani sinir patlamaları olarak ortaya çıktığında, kendimizi doğru ifade etmemizi ya da bir şeyler yapmamızı engellediğinde bir sorun haline geldiği anlamına gelir.
“Sebepsiz yere sinirleniyorum.”
“Tahammülüm azaldı. En ufak şeye bile sinirleniyorum.”
“Benim iyiliğim için söylediğini, kötü bir niyeti olmadığını biliyorum. Ama yine de çok sinirleniyorum. Kendimi tutamıyorum.”
“Aslında ortada sinirlenmemi gerektirecek bir şey yok. Hatta sakinleştikten sonra sinirlendiğim şeyin ne kadar saçma olduğunu görüyorum. Ama yine de o an sinirleniyorum.”
Öfke duygusu bazı durumlarda ikincil duygu olarak ortaya çıkar. Yani aslında ilk hissettiğimiz duygu üzüntü, korku ya da kaygıdır. Ancak temelde yatan bu duygu yerine öfke kendisini gösterir. Asıl yaşanan duygunun yoğunluğu, o duyguyla nasıl başa çıkılacağını, nasıl ifade edeceğini bilmemek ya da başka bir neden böyle bir değişime neden olur. Bir bakıma öfkemiz bizi korur. Bu nedenle öfkenin altında yatan o ilk duyguyu fark etmek zor ama önemlidir. Böylece ani öfke patlamaları daha rahat kontrol altına alınabilir.
Bizi harekete geçiren şey olayın kendisi değil, olaya yüklediğimiz anlamdır.
Öfke patlamalarının bir diğer nedeni de olayları yorumlayış biçimimizdir. Bir özelliğimizle ilgili iki farklı kişiden aynı yorumu aldığımız ve bu iki kişiye farklı tepkiler verdiğimiz bir an düşünelim. Birinin söylediğini yapıcı bir yorum olarak değerlendirirken; diğerinkini ciddi bir eleştiri hatta saldırı olarak alıp tepki vermiş olabiliriz. Aslında bize söylenen şey aynıdır. Hatta cümleler bile aynı olabilir. Ancak verdiğimiz tepki farklıdır. Çünkü bizi sinirlendiren şey duyduğumuz cümle değil, o cümleyi yorumlama biçimimiz, cümleye yüklediğimiz anlamdır. Yorumlar aynı olsa da birini kabul ederken diğerini reddederiz. Çünkü bize göre ikisinin anlamı çok farklıdır.
Bu durum, kişiden bağımsız olaylarda da yaşanabilir. Örneğin trafikteki korna sesi. Bize çalan korna her zaman sadece bir korna olmayabilir. Bazen bundan çok daha fazlasıdır. Bazen bize göre bir şeyleri eksik yaptığımızı, beceriksiz olduğumuzu bağıran bir sestir. Korna sesini böyle yorumladığımız anlarda her zamankinden farklı ani tepkiler verir, öfkeleniriz.
Öfkenizi kontrol etmek için sizi tetikleyen, böyle tepki vermenize neden olan duygu ve düşüncelerinizi fark etmeniz ilk adımdır. Sizi yönlendiren düşüncelerinizi anladığınızda öfke anında davranışlarınızı kontrol etmek daha kolaydır. Ancak uzun vadede öfkenizi kontrol edemiyor ve bu durum hayatınızı, sorumluluklarınızı, ilişkilerinizi etkilemeye başladıysa profesyonel destek almanızda fayda var.
Öfke kontrolü ile ilgili destek almak isterseniz bireysel psikoterapi hizmetlerimiz hakkında detaylı bilgiye bağlantıdan ulaşabilir, merkezimizden randevu almak için buradan bizlere erişebilirsiniz.
Uzm. Psk. Beliz Ereren
Psikolog / Psikoterapist